22 EKİM - RECAI TEPESI

 Gözlerimiz bizi yanıltmıyorsa, sınavların sonucu açıklanmış, tanışma toplantısı yapılmış ve dönemin ilk etkinliği gelmiş çatmıştı.


Sabah gelen bazı uykulu gözler, elleri soğuktan donanlar, noluyo ya hani elit zengin sporuydu bu diyen arkadaşlarımızla beraber toplanmıştık kulüp odamızda, servisler yüklenecekti yakında,


Koşuyor muyuz yoksa çoban köpekleri mi kovalıyor?


canımız sporumuzun daha zenginlik kısmını görmemişlerdi tabii, kah toprakta koşacak, kah tepeye tırmanacak, kah çapulcu gibi giyinip geleceklerinden bi haberlerdi. 


İlk etkinlik olsa gerek, canımız ankaramızın ruzgarlari bize bir kıyak geçmiş ve kendimizi Recai tepesinde buluvermiştik. 


Yeni gelen arkadaşlar burayı bu sene bir kaç aylığına ilk ve son kez göreceklerinden bi haberlerdi büyük ihtimal :D

Yaşlanmışım, hamlamışım, dinlebilir miyim?

Servis boşaltıldı, çalışmalar başlandı, ele ilk kez gelen A kolonu narince tutuldu, ona nazik buseler konduruldu, gün boyu yer çalışmamıza yoldaş oldu, arkamızda durdu. 


Yer yer slaytlar toplandı, ankaranın o güzel bozkırı ile yakınlaşmalar yaşandı, toprağa öpücükler bırakıldı, toprakta sürüklenildi.


Geleneksel ninja ve sinyal oyunları oynandı, tamamen kurallara ve adalete sadık kalınarak hilesiz bir şekilde kapışmalar gerçekleşti... Oyunu oynamak için 1 lira lazımdı, herkes zengin adamdı, 1 lirayı uzattı. 


Öğleden sonra devam eden yer çalışmaları ile beraberdir toplanıp odaya dönüldü, briefing yapıldı, bitkindik, yüzümüz pancar domates gibiydi ama olsundu, değmişti, öbür hafta nasıl beklenecekti? 


ip çeker gibi beklenecekti tabii, briefing yapılmış, evlere dağılmıştık, sizin de gözünüze bozkırlar güzel gelmeye başlamamış mıydı yoksa?