3 Aralık Pazar- HATIRA

 Yağmurlu geçen 3 hafta sonunun ardından vizelerin de bitmesinin mutluluğuyla hatıranın yolunu tutmuştuk. Başlangıç arkadaşlarımız artık bir an önce uçmak yer çalışmalarınından eğitmenin tepeye çık bakalım sözüyle sıyrılmak istiyordu. Sakin başlayan sabah saatleri güneşin yükselmesiyle köpekleri ısınan brandaya toplarken tatlı tatlı anabatiği de beraberinde getiriyordu.

Bu karizma şaka mıı


                  


Hayatta engeller çıkacak karşına, sen taşa takılmadan yürümeyi öğreneceksin

Öğle arası verildiğinde herkes birer tur yer çalışmasını bitirmiş ahiboz köpeklerinden fırsat bulup yemeğini yemeğe çalışırken öğleden sonra kimlerin tepeye çıkacağından habersizdi. 



 Artık uçmaya hazır mıydı??

Yemekler yendi, sohbet tükendi kuşam beklediği köşeden vazifeye geçti, son turlar atılırken eğitmen tüm uçan kanatların servisten gelmesini istedi. Gazı alan YK durur mu üçer üçer malzemeler servisten geldi. Tepeye çıkmak da güzeldi, pasta mumlarını andıran çamlarla kaplı Hatıraya yukardan bakmak da.. Pasta demişken Fatih eğitmenimizin de doğum günüydü o gün, etkinlik sonuna sürpriz hazırlayan YK ya eğitmenin yolda inmesi de sürpriz olmuştu. Teker teker uçuşlar başladı, kuşam kanat tepe hep benzer olsa da uçmak her seferinde benzersizdi.




Uçtu vallahi uçtu

 Uçanlar mutlulukla tepeye tırmanıyor, tepedekiler uçarak inmek için sabırsızlanıyor ve servis uçuşunu eğitmen yapıyordu. Günü tüm verimiyle kapatmak karanlıkta katlanan sosisleri tümüyle zevkli kılıyordu. Malzeme yüklendi ama sanki bir şey eksikti

Hep o buçukla anılan sandalye ortada yoktu. Uçmak vardı ama arkada malzeme bırakmak yoktu, herkes ekipçe tarlayı arşınladı, Gazi havacılığın da gözünden bir şey kaçmazdı. Bulanan buçuğumuzla birlikte tam olmuştuk. Herkes için güzel geçen bu etkinlik güneşin bize erken vedasıyla sona erdi.